Atatürk Yalova’ya ilk defa 19 Ağustos 1929 Pazartesi günü geldi. Atatürk’ü İstanbul’dan Yalova’ya getiren Ertuğrul Yatı saat 16.00 ‘da iskeleye yanaştı. Yanında İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Özel Kalem Müdürü Tevfik, Başyaver Rusuhi ve yakın arkadaşlarından Kılıç Ali ve Recep Zühtü Beyler bulunuyordu. İskele önünde toplanan Yalovalılar coşkun sevgi gösterilerinde bulundular.

Karşılama töreninden sonra Atatürk beraberindekiler ile kaplıcaya hareket ettiler. Kaplıcalardaki incelemelerini tamamladıktan sonra Baltacı Çiftliği (Günümüzde TİGEM)’ne gitti. Burada göçmenler bulunuyordu. Atatürk göçmenlerle konuştu sorunlarını dinledi, yetkililere ilgili talimatlar verdi ve saat 20.00’de İstanbul’a döndü.

19 Ağustos 1929 Yalova için bir dönüm noktası oldu. Atatürk, o günlerde adeta bir sıtma yatağı görünümünde olan Yalova’yı hemen benimsedi. Türkiye’de çok daha gelişmiş ve modern yerleri dururken O, Yalova’yı tercih etti.

Bu tarihten itibaren Atatürk Yalova’ya 17 kez günü birlik olarak gelmiş aynı gün ayrılmış; 27 kez gelişinde ise toplam 313 gün 270 gece Yalova’da kalmıştır.

Atatürk 1 Şubat 1938 günü, saat 11.00’de uyandı. Öğle yemeğinden sonra, 13.30’da beraberinde Başbakan Celal Bayar, İçişleri Bakanı ve CHP Genel Sekreteri Şükrü Kaya, Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya, Maliye Bakanı Şakir Kesebir, General Kazım Dirik, milletvekilleri ve mutad zevat olduğu halde, Yalova’dan Bursa’ya hareket etti.

Bu Atatürk’ün Yalova’dan son kez ayrılışı oldu.

Yalova’yı çok seven Atatürk bu güzel kentte hep Termal’deki köşkünde geceledi. Yalova’da dolayısıyla Yürüyen Köşk’te gecelediğine dair herhangi bir kayıt bulunmamaktadır. Bu konuda en kapsamlı araştırmayı Ahmet Akyol yaptı. Gün gün hatta saat saat Atatürk’ün Yalova’ya geliş gidişlerini ve hangi çalışmaları yaptığını, kimleri kabul ettiğini tespit etti. Daha sonra çalışmalarını Atatürk ve Yalova isimli kitabında toplayarak yayınladı. Akyol’un yaptığı bu çalışmada Atatürk’ün Yürüyen Köşk’te gecelediğine dair bir bilgi yoktur.

Atatürk kendi parasıyla satın aldığı Yürüyen Köşk’ünde içine bulunduğu Millet Çiftliği’nde yurt tarımı için örnek çalışmalar yaptı. Çalışmaları izlemek üzere geldiği çiftlikte Yürüyen Köşk’te dinlendi. Zaman zaman konuklarını Yürüyen Köşk’te ağırladı.

Zaten köşkün içersinde de gece konaklama için ayrı bir yatak odası yapılmamıştı. Üst kattaki iki odada küçük sohbet toplantıları yada kısa süreli istirahate uygun koltuk ve kanapeler bulunmaktadır.